Akıllı Tatlı Çocuk Yazıyorrrr

Her üç(3) ayda bir tarihini aksatmadan kan vermeye gidiyorum.25 kez kan merkezinde 1 sefer de hastahanede verdim. İlk madalyamı ve sertifikamı almıştım.İkincisinde de sorun çıkmaz diye umut etmiştim.Beklentiye girmemeliymişim.Özellikle Türkiye'de yaşıyor iseniz. Kan verdiğim Kan Merkezine ikinci madalya ve sertifikayı ne zaman alabileceğimi sordum.2020 Haziran cevabı aldım. :( Nasıl yani demeden hemen bilgilendirdiler beni.Haziran 2020 de madalyayı hakedenlerle tören düzenleyip öyle vereceklermiş. Üstelemedim,teşekkür edip ayrıldım. Kızılay Genel Merkezine bir mail attım.Dedim ki daha önce merkeziniz yardımcı olmuştu , ben niye Haziran 2020 yi beklemek zorundayım , madalyalarda gerçek maden olmadığına göre(altın,bronz,gümüş) biz de bununla motive olduğumuz için,madalyamın ve sertifikamın bana Haziran 2020 den önce verilmesini talep ediyorum. Cevap vermediler. Üşenmedim bir süre sonra yaklaşık 2 ay kadar sonra bir mail daha attım.Daha önceki mailime cevap vermediklerini,Ha

Türkiye'mizde çok önemli sorunlarımız var. İş,eğitim,sağlık.Gün içerisinde o kadar stresliyiz,düşünceliyiz ki.Birçok insan artık psikolojik destek almayı uygun buluyor,doğru da yapıyor. Bu önemli konuların arasında gönderilerimizi taşıyan kargo firmaları da yer alıyor. Özel kargo şirketleri tıpkı özel televizyonların yayın hayatına başlaması gibi girdi hayatımıza.Hatırlıyorum çok net mesela Cine5 vardı o zaman,belki halen var,futbol müsabakaları oradan yayınlanıyordu,çok pahalıydı.Ama güzel spor yayını yapıyordu.Detaylı.Kargo şirketlerinin de ilk zamanlar fiyatı pahalıydı.Zamanında gönderileri ulaştırıyorlardı.Gönderilerin kırılıp dökülmemesine dikkat ediliyordu.Ciddi,iş disiplini olan çalışanları vardı. Oysa şimdi öylemi? Kargo firmaları artan maliyetlere istinaden düşük ücretle çalıştırmaya başladı çalışanlarını.Yoğun mesai,düşük ücret.Hal böyle olunca kalite oldukça düştü.Vasıflı işgücü kargo firmalarını tercih etmemeye başladı.Gönderilerin sağ salim elimize ulaşacağını kes

Antalya ili Muratpaşa ilçesi Tevfik Işık Caddesi No:1 (1253 ada 27 parsel) adresindeki metruk bina. Şehrin göbeği.Birçok turistik mekanın merkezi. 20 senedir bitirilemeyen bina.İki sefer yangın çıkmış,haşarat yuvası. Muratpaşa Belediyesi’ne defalarca şikayet gitmiş hiçbirisi karşılık bulmamıştır. Bu binayı kim koruyor? Muratpaşa Belediyesi mi,Antalya Valiliği mi,Büyükşehir Belediyesi mi kim koruyor? Vatandaşların  bu bina hakkında onlarca şikayeti var. Herhangi bir cezai yaptırım uygulanmıyor,yıkılmıyor. Şehrin tam merkezinde hem de bir turizm kentine yakışıyor mu? Hıfzısıhha,Muratpaşa Belediyesi neden bir girişim yapmıyor merak ediyor ve açıklanmasını istiyorum. Muratpaşa Belediyesi resmi dilekçeye cevap yazdı,şöyleki: 2 cevap yazmış Sevgili Belediye,birincisinde ; 25/06/2019 14:46 tarih ve saat ile Muratpaşa Belediye Başkanlığı tarafından yazılan yazıda,1253 ada 27 parsele ait Gençlik Mah.Tevfik Işık Cad. 1-2-3-4-5-6 nolu bağımsız bölümler arsa vergisi olarak yatır

Antalya Muratpaşa Belediyesinin şehir merkezinde sanatseverlere kazandırdığı kültür merkezi.Şehir Merkezinde böyle bir kültür merkezine ihtiyaç vardı.Düşünme güzel ama uygulama kötü. Bu kültür merkezinin üst kattaki balkon kısmında bir etkinlği rahat seyretmek mümkün değil.Balkonda en önde bile otursanız eğilerek izlemeniz gerekiyor.Tecrübe ettim.Ama alt taraf gayet net.Bu kültür merkezini inşa ederken balkon kısmını bilhassa oturuşu akustiği vb.seçenekler hesaplanmamış mı merak ediyorum. Yeri gelmişken Antalya ilinde bu durum kronikleşmiş durumda.Şöyleki;Yeni Antalya Atatürk Stadyumunda en üst katta maç seyretmek isterseniz taç çizgisinde olup biteni görmek maçı takip etmek için eğilmeniz gerekiyor aşağıya doğru. İlginç,traji komik ama gerçek. Konumuza dönersek,salonun klimaları gayet güzel çalışıyor bir problem yok.Görevli arkadaşları zor buldum bir seferinde.Merkezin içi biraz dekore edilmesi gerekiyor.Merdivenler ,etkinlik salonunun dışı yapılmakta olan bir inşaatı andırıy

Runatolia. Mart'da Antalya'da yapılan en güzel koşu/spor organizasyonu. Ama asla ve asla bu organizasyonda 10 km koşusuna katılmayın. O kadar kötü bir parkur çizmişler ki anlatamam.Daha önceleri 21 km koşmuşken,bu sene itici güçlük de yaptığım için 10 km koştum. Bir kere tekerlekli sandalyenin geçmesine hiç uygun yerler değil. Tekerlekli sandalyeyi geçtim o kalabalıktan normal koşucuların koşu sporunu yapması mümkün değil.İnsanlar yürüsün sohbet etsin kaleiçi bölgesini tanısın diye o parkuru çizmişler. Bir Allahın kulu da bu parkur ne böyle,şu parkuru bir revize edelim demiyor,diyemiyor. Sakatlıkların hat seviyede yaşanabildiği parkur 10 K parkuru.Düşünsenize taşı üzerinde koşuyorsunuz. Böyle bir parkuru sunan yöneticiler yarış organize ediyor ve yaşadıkları büyüdükleri kenti tanıtıyorlar. Tekerlekli sandalye ile arnavut kaldırımlarında çok zorlandık,insanlar kalabalık olduğu için biraz da yol veremiyor. Çok sıkılıyorsunuz. Onun için 2020 de katılacaksanız Runat

Bekir Fatih Demirağ'ın 5.ci eseri Şiir Aşk Hayat çıktı.Tüm online kitabevlerinde ve ayrıca D&R lardan talep ettiğiniz taktirde elinizde. Şair-Yazar Bekir Fatih Demirağ'ın ders niteliğindeki beşinci eseri ŞİİR AŞK HAYAT yine aşkı en güzel şekilde anlatmakta. Kitabın içindeki AŞKIN DİPNOTLARI da saklamalık. Temin edilip okunması ve kütüphanenizde yer alması gereken bir kitap. İyi okumalar dilerim.